데일리터키어 30 Temmuz 2019

터키어 문장 


  1. Sudan'da yeni bir darbe girişiminin engellendiğini ve girişimin başındaki ismin yakalandığını duyurdu.

  2. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsünden kıta sahanlığı açıklama geldi.

  3. Türkiye'nin doğu Akdeniz'deki 100 bin kilometrekare kıta sahalığı ile bazı adaların egemenliğini kaybettiği yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını açıkladı.

  4. Söz konusu kıta sahanlığımızda uluslararası hukuktan kaynaklı meşru hak ve çıkarlarımız koruma konsundaki kararlılığını tamdır.

  5. Milli bir devlet politikası olan bu tutumumuzda herhangi  bir değişiklik yoktur.

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 수단에서 새로운 쿠데타 시도를 막고 이를 주도한자를 검거했다고  알려졌다. 

  2. 외교부 대변인으로부터 대륙붕 발표가 나왔다. 

  3. 터키 동 지중해에 위치한 100평방킬로미터의 대륙붕과 몇몇 섬들의 영유권을 잃었다는 주장은 사실을 반영하지 않았다고 밝혔다. 

  4. 해당 대륙붕과 관련해 국제법에 근거한 우리의 법적권리와 법적이익을 보호를 위한 결정은 적절하다. 

  5. 국가적 정책인 우리의 입장에 그 어떠한 변화는 없다. 

 

단어장 |


  • yeni : 새로운 

  • darbe girişimi : 쿠데타 시도 

  • engellemek : 막다

  • Dışişleri Bakanlığı : 외교부 

  • sözcü : 대변인 

  • kıta sahanlığı : 대륙붕 

  • doğu : 동 

  • Akdeniz : 지중해 

  • Kara deniz : 흑해 

  • ada : 섬 

  • egemenlik : 주권 

  • kaybetmek : 잃다 

  • iddia : 주장 

  • gerçek : 사실 

  • yansıtmak : 반영하다 

  • söz konusu : 해당 

  • uluslararası : 국제

  • hukuk : 법 

  • kaynaklı : 근거한 

  • meşru hak : 법적 권리 

  • meşru çıkar : 법적 이익 

  • korumak : 보호하다 

  • karar : 결정 

  • karar etmek : 결정하다 

  • tam : 완전한, 적절한 

  • milli : 국가적 

  • politika : 정책 

  • tutum : 자세, 태도 

  • davranış : 자세, 태도 

  • herhangi  : 어떠한 

  • değişiklik : 변화

  • yok  : 없다 

  • var  : 있다

 

데일리터키어 29 Temmuz 2019

터키어 문장 


  1. 15 Temmuz darbe girişiminin 3.yıldönümü nedeniyle İBB'de 15 Temmuz günü anma etkinliği düzenlenecek.

  2. Samsun'da sağanak yağmurla birlikte bir evin çatısına yıldırım düşmesi sonucu yangın çıktı.

  3. Evin çatısında maddi hasar meydana gelirken, yıldırımın düşme anı cep telefonu kamerası ile anbean kaydedildi

  4. Fatih'te İranlı iş insanını takip eden şüpheliler döviz bürosundan çektiği 50 bin dolarını tuzak kurarak çaldı

  5. Polis saldırı sonra olay yerinden kaçan motosikletli şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı.

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 7월15일 쿠데타 시도 3년을 맞아 이스탄불시청에서 7월15일 추모식이 열렸다.

  2. 삼순에서 소나기와 함께 낙뢰로 가옥 지붕에 불이 났다. 

  3. 가옥 지붕에 피해가 발생했고 낙뢰 순간이 휴대폰 카메라에 담겼다.

  4. 파티흐에서 이란 국적의 사업가를 따라가던 자들은 환전소에서 뽑은 50,000 달러를 피싱범죄를 저질렀다. 

  5. 경찰은 공격 후에 사건현장에서 도주한 오토바이를 탄 자들을 검거작전을 시작했다. 

 

단어장 |


  • 15 Temmuz : 2016년7월15일 터키 군부의 쿠데타 시도 (→ 실패) 

  • darbe : 쿠데타, 쿠  

  • girişim : 시도 

  • 1.yıldönüm : 1주기

  • nedeniyle : ~ 이유로 

  • İBB İstanbul Büyükşehir Belediyesi : 이스탄불시 

  • anma etkinliği : 추모식  

  • ~ ile birlikte : ~ 함께 

  • ev : 집

  • çatı : 지붕

  • yıldırım düşmesi : 낙뢰

  • sonuç : 결과, 결론

  • yangın çıkmak : 불이 나다 

  • maddi : 물질적인 

  • manevi : 정신적인

  • hasar : 손상, 피해 

  • zarar : 해(害), 피해 

  • meydana gelmek : 발생하다

  • cep telefonu : 휴대폰 

  • anbean : 순간 

  • kaydetmek : 기록하다

  • kaydedilmek : 기록되다  

  • iş insanı : 사업가 

  • takip etmek : 따라가다, 추적하다 

  • şüpheli : 혐의자

  • döviz bürosu: 환전소 

  • döviz kuru : 환율 

  • çekmek : 당기다, 뽑다 

  • tuzak : 미끼 

  • çalmak : 훔치다, (종, 벨소리 등이) 울리다 

  • saldırı : 공격 

  • olay yeri : 사건현장 

  • kaçmak : 도주하다 

  • yakalamak : 잡다, 검거하다 

  • çalışmak : 노력하다, 공부하다 

  • başlamak : 시작하다 

 

데일리터키어 26 Temmuz 2019

터키어 문장 


  1. Demokrasimizi ileriye taşıyacak ekonomimizi daha da güçlendirecek reformları kararlılıkla hayata geçireceğiz.

  2. Avrupa'nın en misafirperver şehri İstanbuldur.

  3. Eminönü şeker dükkanlarının tarihi yaklaşık üç asır öncesine dayanıyor.

  4. Şekerlemenin kültürümüzdeki yeri oldukça eskiye uzanıyor.

  5. Özellikle bayramlarda misafire şekerleme ikram etmek bir Osmanlı geleneği olarak biliniyor.

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 우리는 우리의 민주주의를 발전시킬 더욱 더 강한 경제를 위한 개혁들을 강력한 의지를 갖고 실현시킬 것인다.

  2. 유럽에서 방문객에 가장 호의적인 도시는 이스탄불이다. 

  3. 에미뇌뉴의 사탕 가게들의 역사는 약 3세기 전으로 거슬러 올라간다. 

  4. 사탕 문화는 꽤 오래된 역사를 가지고 있다. 

  5. 특히 명절에 손님들에게 사탕을 대접하는 것은 오스만제국의 전통으로 알려져 있다.

 

단어장 |


  • demokrasi : 민주주의 

  • ileriye taşımak : 앞으로 나아가다 

  • taşımak : 옮기다 

  • ekonomi : 경제 

  • iktisat : 경제

  • daha da : 더욱 더 

  • güç : 힘, 어려움 

  • güçlü : 강한 

  • güçlendirmek : 강화하다 

  • reform : 개혁

  • karar : 결정

  • kararlı : 단호한

  • hayat : 생활, 삶 

  • hayata geçirmek : 실행하다, 실현시키다 

  • avrupa : 유럽 

  • misafirperver : 환대하는 

  • şehir : 도시 

  • şeker : 설탕, 사탕류 

  • dükkan : 매장 

  • tarih : 역사 

  • yaklaşık : 약, 거의 

  • asır : 세기(100년) 

  • dayanmak : 기대다 

  • kültür : 문화 

  • oldukça : 꽤

  • gittikçe : 점점 

  • eski : 옛, 오래된 

  • özellikle : 특히 

  • bayram : 명절 

  • misafir : 손님 

  • ikram etmek : 대접하다 

  • gelenek : 전통 

  • geleneksel : 전통적인

  • olarak : ~ 로서 

 

데일리터키어 25 Temmuz 2019

터키어 문장 


  1. Beklenen sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışların bugün bölge geneline yayılacağı ve yerel olarak kuvvetli olacağı tahmin ediliyor.

  2. Antalya'da sağanak ve hortum nedeniyle iş yerleri ve otomobiller zarar gördü.

  3. Rüzgarın kuvvetli ve yer yer kısa süreli kuvvetli fırtına şekilnde eseneceği tahmin ediliyor.

  4. Çatı uçası, ağaç ve direk devrilmesi, ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalıdır.

  5. Dolar Fed etkisiyle geri çekildi.

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 예상되는 소나기와 천둥은 오늘 지역 전반적으로 내릴 것이고 국지적으로 폭우가 내릴  것으로 예상됩니다.

  2. 안탈리아에서 소나기와 폭풍으로 인해 사업장들과 자동차들이 피해를 입었다. 

  3. 바람이 강하게 그리고 지역에 따라 짧게 강한 돌풍 형태로 불어닥칠 것으로 예상됩니다.

  4. 지붕날아감, 나무,전신주 넘어짐, 대중교통  문제 같은 부정적인 것들에 대비해 조심하고 조치를 취해야 한다. 

  5. 달러는 미국 연방준비은행 영향으로 빠졌다. (달러 가치 하락) 

 

단어장 |


  • yerel : 지역적 

  • kuvvetli : 강한 

  • tahmin etmek : 예상하다 

  • hortum : 돌풍

  • neden :원인, 이유 

  • iş yeri : 사어장

  • otomobil : 자동차 

  • zarar : 손해, 피해 

  • rüzgar : 바람 

  • kısa süreli : 짧은 기간 동안 

  • rüzgar esmek : 바람이 불다 

  • çatı : 지붕

  • uçmak : 날다

  • direk : 전신주 

  • ulaşım : 대중교통 

  • olumlu : 긍정적인 

  • olumsuz : 부정적인 

  • dikketli : 조심스러운 

  • dikket etmek : 조심하다 

  • tedbir : 조치 

  • etki : 영향

 

데일리터키어 24 Temmuz 2019

터키어 문장 


  1. Fed'den faiz indirim beklentilerinin artmasıyla iç risklere rağmen dolar/TLde ağşğı hareket gözleniyor.

  2. Ülkenin kuzeyini vuran fırtınanın can ve mal kayıplarına neden oludğunu duyurdu. 

  3. Öte yandan, bir rus ve oğlu devrilen ağacın altında kalarak can verdi.

  4. Yıllardır tartışma konusu olan Bayrampaşa'daki 15 temmuz şehitler Otogarı'nı 25 yıldır işleten bir grubun sözleşmesi doldu.

  5. 15 Temmuz Otogarının akıbeti belli oluyor.

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 미 연방준비은행가 금리를 인하할 가능성이 높아지면서 국내 리스크들에도 불구하고 달러/터키리라 환율이 하락세를 보였다. (달러가치 하락)

  2. 국가의 북부 지역을 강타한 폭풍우로 인해 인명피해와 물적피해가 발생했다고 알려졌다.

  3. 이 밖에도, 러시아와 그의 아들은 쓰러진 나무아래 깔려 목숨을 잃었다.

  4. 몇 년 동안 논쟁거리가 되어왔던 바이람파샤의 버스터미널을 25년동안 운영하던 그룹의 계약이 만료되었다. 

  5. 7월15일터미널의 결론이 분명해지고 있다. 

 

단어장 |


  • faiz : 금리 

  • indirim : 인하 

  • beklenti  : 기대, 예상

  • artmak : 증가하다 

  • iç : 안

  • dış : 밖

  • risk : 위험, 리스크 

  • tehlike : 위험 

  • (y)A rağmen : ~에도 불구하고 

  • hareket : 활동

  • gözlenmek : 관찰되다 

  • ülke : 나라 

  • kuzey : 북

  • güney : 남

  • batı : 서

  • doğu : 동

  • vurmak : 치다 

  • fırtına : 폭풍 

  • can : 생명 

  • mal : 재물 

  • ve : ~와 

  • veya  : 또는 

  • kayıp : 분실, 손실

  • neden : 원인 

  • öte yandan : 이외에 

  • oğlu : 아들 , 자손

  • kız :  딸, 소녀 

  • devrilmek : 넘어지다 

  • ağaç : 나무 

  • kalmak : 남다, 머물다 

  • can vermek : 죽다 

  • tartışmak : 논쟁하다 

  • konu : 주제 

  • şehit : 희생자 , 순국자 

  • otogar :  터미널 

  • işletmek : 경영하다 

  • sözleşme : 계약 

  • dolmak : 채우다, 차다 

  • akıbet : 결론, 결과

 

데일리터키어 23 Temmuz 2019

터키어 문장 


  1. Resmi gazete'ye göre İstanbul'un Kağıthane ilçesinde bazı alanlar riskli alan ilan edildi.

  1. İstanbul Sarıyer Büyükdere Caddesi üzerinde sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği otobüs, trafik ışıklarını parçaladıktan sonra karşı yoldaki duvara çarptı.

  1. Kazada ölen ya da yaralanan olmazken trafikte aksama yaşandı.

  2. Otobüs sürücüsü kendi imkanları ile araçtan çıktı.

  3. Vatandaşların ihbarıyla olay yerine polis ve ambulans geldi.

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 관보에 따르면 이스탄불 카읏하네 지역의 일부 구역을 위험구역으로 지정했다. 

  2. 이스탄불 사르예르대로에서 운전자의 통제를 벗어난 버스가 신호등을 부수고 반대편 도로의 벽에 충돌했다.

  3. 사고로 죽거나 부상당한 사람은 없었지만 교통체증을 겪었다. 

  4. 버스 운전자는 자신의 힘으로 차량에서 나왔다.

  5. 시민들의 신고로 사고현장에 경찰과 구급차가 왔다. 

 

 

단어장 |


  • resmi : 공식적인 

  • gazete : 신문

  • ~(y)e göre : ~에 따르면, ~에 적합한 

  • ilçe : 지역, 구 

  • bazı : 일부

  • alan : 구역 

  • ilan etmek : 선언하다, 게시하다 

  • sürücü : 운전자 

  • hakimiyet : 주도권, 통제권 

  • hakim : 판사, 심판 

  • kaybetmek : 잃다

  • otobüs : 버스

  • trafik ışığı : 신호등 

  • parçalamak : 산산조각나다 

  • ~DAn sonra : ~ 이후 

  • duvar : 벽

  • (y)A çarpmak : ~에 충돌하다 

  • kaza : 사고 

  • ölmek : 죽다

  • ölen : 사망자 

  • yaralamak : 다치다 

  • yara : 상처 

  • yarar : 이익, 이점 

  • yararlamak : 이익을 보다 

  • trafik : 교통 

  • aksama  : 문제

  • imkan : 가능한

  • imkansız : 불가능한

  • araç : 수단, 차량 

  • çıkmak : 나오다 , 나가다 

  • vatandaş  :olay 시민 

  • ihbar : 신고 

  • olay : 사건 

  • olgu : 사실 

  • yer : 곳, 장소 

  • olay yeri : 사건현장, 사고현장 

  • gelmek : 오다 

 

데일리터키어 22 Temmuz 2019

터키어 문장 


  1. Kurban Bayramı için geri sayımı başladı.

  1. Kurban Bayramı'nı fırsat bilip tatile çıkma isteyenler Kuran Bayramı ne zaman sorusuna cevap alıyor.

  2. Milli Piyango çekiliş sonuçları belli oldu.

  3. TOKI tarafından inşa edilen konutların hak sahipleri düzenlenen çekilişi ile belirlenmeye devam ediyor.

  4. İstanbul genelinde gerçekleştirilen operasyonla haklarında kesinleşmiş hapis cezası ve arama kararı bulunan şahıslar gözaltına alındı. 

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 쿠르반바이람(희생절) 카운트다운 시작되었다.

  2. 쿠르반바이람(희생절) 기회를 이용해 휴가를 가려고 하는 사람들은 쿠르반 바이람이 언제인지 찾아보고 있다.

  3. 복권 추첨 결과가 나왔다.

  4. 터키 주택공사(TOKI)가 건설한 주택들의 권리권자들이 추첨으로 명확해지고 있다. 

  5. 이스탄불 전역에서 시행된 (검거)작전으로 확정판결 받은 자들과 수배가 내려진 자들을 검거했다. 

 

 

단어장 |


  • Kurban bayramı : 희생절

  • için : ~를 위해, ~ 때문에

  • geri  : 거꾸로, 뒤로 

  • sayım : 카운팅

  • sayı : 수 

  • başlamak : 시작하다 

  • fırsat : 기회

  • bilmek : 알다 

  • tatil : 휴가 

  • tatile çıkmak : 휴가가다 

  • istemek : 원하다 

  • isteyen  : 원하는 사람 

  • ne zaman : 언제 

  • soru : 질문

  • sorun : 문제 (problem)

  • cevap : 답변, 대답 

  • milli piyango : 복권 

  • çekiliş : 추첨 

  • sonuç : 결과 

  • belli olmak : 명확한 

  • tarafından : ~ 측에서 

  • inşa etmek : 건설하다 

  • konut : 주택 

  • hak : 권리

  • sahip : 소유자, 소지자  

  • belirlemek : 밝히다 

  • devam etmek : 계속하다 

  • genelinde : 일반적으로 

  • gerçekleştirmek : 실행하다 

  • operasyon : 작전

  • hapis cezası : 징역형 

  • para cezası : 벌금 

  • arama kararı bulunan : 지명수배자 

  • şahıs : 인물 

  • gözaltına alınmak : 검거되다. 

 

데일리터키어 19 Temmuz 2019

터키어 문장 


  1. Kuyuya düşen 5 yaşındaki çocuk cansız bedeni olarak bulundu. 

  2. Merkez Bankası Başkanı'nın değiştirilmesi geçtiğimiz günlerde gerçekleşti. 

  3. FED, faiz ile ilgili flaş açıklama yaptı. 

  4. Cumhurbaşkanı Erdoğan, soyrkırımı kurbanlarını anma törenine katıldı. 

  5. Cumhurbşkanı Erdoğan ABD meclisi başkanıyı kabul etti.

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 우물에 빠진 5살짜리 아이가 시체로 발견되었다. 

  2. 중앙은행장 교체는 며칠 전 이루어졌다.

  3. 미 연준은 금리와 관련한 깜짝 뉴스를 발표했다.

  4. 에르도안 대통령은 인종학살 희생자 추모식에 참여했다.

  5. 에르도안 대통령은 미국 국회의장을 영접했다. 

 

단어장 |


  • kuyu : 우물 

  • düşmek : 떨어지다, 넘어지다 

  • çocuk : 아이

  • can : 생명 

  • cansız : 죽은 상태의 

  • canlı  : 살아있는

  • canlı yayın : 생방송 

  • beden : 신체(사이즈)

  • bulunmak : 발견하다 

  • merkez bankası : 중앙은행

  • değiştirmek : 바꾸다, 변경하다 

  • flaş : 깜짝 소식 

  • açıklamak : 발표하다 

  • cumhurbaşkan : 대통령

  • soykırım : 인종학살

  • kurban : 희생자 

  • anma töreni : 추모식 

  • katılmak : 참석하다 

  • meclis : 의회

  • kabul etmek : 동의하다, 영접하다 

 

데일리터키어 18 Temmuz 2019

터키어 문장 


  1. Sarımsağın faydalarını elbetteki saymakla bitiremeyiz. 

  2. Yüzyıllar boyunca çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılan sarımsağın faydaları tıbben kanıtlamış şimdilerde ise alternatif tıbbın vazgeçilmez kaynağı olmuştur. 

  3. Sarımsağı özellikle ızgarada pişirip yediğinde etkilerini çok daha çabuk görmeniz mümkün.

  4. Kolesterol seviyesini düzenler, damarların temizlenmesini sağlayarak kalp hastalıklarından korur. 

  5. Altın fiyatlerı yeni güne artışla başladı.

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 마늘의 이점들을 물론 셀 수 없다. 

  2. 수백년 동안 다양한 질병들의 치료에 사용된 마늘의 이점들은 의학적으로 증명되었고 현대에는 대안의학의 필수적인 원천이 되었다. 

  3. 마늘은 특히 구워서 먹을 때 더욱 더 효과를 볼 수 있다. 

  4. 콜레스테롤 수준을 유지하고, 혈관들을 깨끗하게 하며 심장병을 예방한다. 

  5. 금 값이 상승세로 시작했다. 

 

단어장 |


  • fayda : 이점 

  • elbetteki : 물론 

  • saymak : 헤아리다 

  • bitirmek : 끝내다

  • yüzyıılar  : 수백

  • boyunca  : ~ 동안 

  • çeşitli : 여러, 다양한

  • tedavi : 치료

  • kullanmak : 사용하다

  • tıbbi : 의학적

  • tıbben : 의학적으로 

  • kanıtlamak : 증명하다 

  • şimdi : 지금 

  • vazgeçmek : 포기하다 

  • özellikle : 특히 

  • pişirmek : 요리하다 

  • çabuk : 빨리 

  • görmek : 보다 

  • mümkün : 가능하다 

  • mümkün değil : 가능하지 않다.

  • seviye : 수준, 등급 

  • damar : 혈관, 관

  • temizlemek : 청소하다 

  • kalp hastalığı : 심장병

  • korumak : 보호하다 

  • altın : 금

  • fiyat : 가격

  • başlamak : 시작하다 

 

데일리터키어 17 Temmuz 2019

터키어 문장 


  1. İnsan vücudu üretmiyor. Mutlaka dışarıdan alınmalı. 

  2. Gebelikte mide ekşimesine ne iyi gelir?

  3. Mide ekşimesini tetikleyen gıdalardan neler var?

  4. Doğal antibiyotik olarak görülen sarımsak içerdiği besin değeri ve vitaminler sayesinde birçok hastalığa şifa kaynağı oluyor.

  5. Tıbbi açıdan da kabul gören mucizevi besin sarımsağı közleyip her gün yerseniz sağlığa olan etkisi şaşırtıyor. 

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 신체가 만들지 못한다. 무조건 외부에서 얻어야 한다. 

  2. 임신중 입덧에 무엇이 좋은가?

  3. 입덧을 유발하는 먹을거리에는 어떤 것들이 있나?

  4. 천연 항생제로 생각되는 마늘은 마늘 속에 든 영양가와 비타민으로 여러 질병에 치료의 원천이 된다.  

  5. 의학 측면에서도 받아들여지는 슈퍼푸드 마늘을 구워 매일 먹는다면 건강에 미치는 효과에 놀랄 것이다. 

 

단어장 |


  • insan : 사람

  • vücut : 신체

  • üretmek : 생산하다

  • mutlaka : 반드시, 무조건

  • gebelik  : 임신

  • gebelikte : 임신중

  • mide : 위장 

  • mide ekşimesi : 입덧

  • tetiklemek : 일으키다, 유발하다 

  • gıda : 먹을거리

  • neler var  : 무엇들이 있다. 

  • doğal : 자연의 

  • antibiyotik  : 항균, 항생제 

  • sarımsak : 마늘

  • besin : 음식 

  • besin değeri : 영양가

  • sayesinde : 덕분에 

  • birçok : 여러

  • hastalık : 질병

  • şifa : 치료

  • kaynak : 자원, 원천 

  • tıp : 의료, 의학

  • tıp fakültesi : 대학병원

  • tıbbi : 의학적 

  • mucizevi : 놀라운

  • közlemek : 굽다 

  • yemek : 먹다 

  • her gün : 매일 

  • sağlık : 건강

  • etki : 영향 효과 

  • şaşırtmak  : 놀래키다 

 

데일리터키어 16 Temmuz 2019

 

터키어 문장 


  1. Ankara'da güpegündüz bir markete maskeli ve silahlı soyguncu kasadan bir miktar para alarak kaçtı.

  2. Hükümetin kamu işçilerine verdiği zam teklifi belli oldu.

  3. Türkiye'de ilk kez bir vatandaş, milletvekilinin özgürlüğü için yürüyüşü başlattı. 

  4. Google'ın timelapse video özelliğine bugün yeni bir güncelleme geldi. 

  5. Türkiye'nin en eski şeker imalatçıları ise Eminönü'nde hala üretime devam ediyor.

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 앙카라에서 대낮에 한 상점에서 복면을 한 무장강도가 계산대에서 돈을 가지고 도주했다. 

  2. 정부는 공공기관 근로자에 대한 (임금)인상안을 확정했다. 

  3. 터키에서 처음으로 한 시민이 국회의원의 자유를 위한 행진을 시작했다.

  4. 오늘 구글은 타임랩스 비디오 기능들을 새로이 업데이트 했다. 

  5. 터키에서 가장 오래된 사탕 생산자들은 에미뇌뉴에서 아직 생산을 계속하고 있다. 

 

단어장 |


  • güpegündüz : 대낮

  • maskeli : 복면을 한

  • silahlı : 무장을 한

  • soygun : 강도

  • kasa : 캐셔, 계산대 

  • miktar : 양(量)

  • para : 돈

  • kaçmak : 도망가다 

  • almak : 잡다, 사다 

  • hükümet : 정부 

  • kamu : 공공의

  • işçi : 노동자 

  • zam : 인상 

  • teklif : 제안

  • belli olmak  : 명확해지다 

  • ilk kez : 처음으로 

  • vatandaş : 시민 

  • milletvekili : 국회의원, 의원 

  • özgürlük : 자유

  • yürüyüşü : 행진

  • başlamak : 시작하다

  • özellik :특징 

  • bugün : 오늘

  • yeni  : 새로운 

  • güncellemek : 업데이트하다 

  • en : 가장

  • eski : 오래된, 옛

  • şeker : 설탕

  • imalat etmek : 제조하다, 생산하다 

  • imalatçı : 생산자, 제조자

  • ise : ~의 경우에, 

  • hala : 1) 아직  2) 고모 

  • üretim : 생산 

  • üretmek  : 생산하다 

  • devam etmek : 계속하다 

 

데일리터키어 15 Temmuz 2019

 

터키어 문장 


  1. Enerji ihtiyacınızı tam olarak karşılayabiliyor musunuz?

  2. Hazine ve Maliye Bakanlığı düzenlendiği tahvil ihalesinde piyasaya 10 milyar lira borçlandı.

  3. Avrupa borsaları düşüşle kapandı.

  4. 2019-2023 dönemini kapsayan 11. Kalkınma Planı, TBMM'ye sunuldu.

  5. Planın merkezinde her alanda rekabetçiliğin ve verimliliğin artırılması yer alıyor. 

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 당신은 당신의 에너지 필요랑을 완전히 충족시킬 수 있습니까?

  2. 재무부에서 발행한 채권입찰에서 100억 리라 국채 발행에 성공했다.  

  3. 유럽 주식시장이 하락장으로 마감했다. 

  4. 2019-2023 제11차 개발계획이 터키 국회에 제출되었다. 

  5. 계획 안에 모든 분야에서 경쟁력과 생산성 향상이 자리잡고 있다.   

 

단어장 |


  • ihtiyaç : 필요

  • tam : 전체의, 완전

  • karşılamak : 충족하다 

  • Hazine ve Maliye Bakanlığı : 재무부 

  • tahvil : 채권

  • ihale : 입찰 

  • ihlal : 위반 

  • piyasa : 시장 

  • milyar : 10억 (=bilyon) 

  • milyon : 100만 

  • borçlamak : 빌리다 

  • borsa : 주식시장 

  • düşüş : 하락 

  • yükseliş : 상승 

  • kapanmak : 마감하다 

  • dönem : 기간 

  • kapsamak : 포함하다 

  • kalkınmak  : 개발하다 

  • TBMM Türkiye Büyük Milli Meclisi : 터키 국회 

  • her alanda : 각 분야에서, 모든 분야에서  

  • rekabetçilik : 경쟁력 

  • verilmlilik : 생산성

  • yer almak : 자리잡다, 포함하다 

 

데일리터키어 12 Temmuz 2019

 

터키어 문장 


  1. TBMM'de bugün ele alınacak olan yasa teklifiyle  turizm sektöre 100 milyon doları bulacak yeni vergi geliyor.

  2. Turizm fonuna sektörden tepkiler çığ gibi büyüyor.

  3. Bin milyon lira 1 haftada buhar olmuş!

  4. Hatay'da akşam saatlerinde bilinmeyen nedenle patlama meydana geldi.

  5. İhbar üzerine bölgeye çok sayıda itfaiye, polis ve sağlık ekibi sevk edildi.

 

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 터키 국회에서 오늘 다뤄질 법안으로 관광업계에 1,000만달러에 달하는 새로운 세금이 생긴다. 

  2. 관광펀드에 대한 업계의 반응이 산사태 처럼 커지고 있다. 

  3. 1억 리라가 1주일만에 증발해버렸다. 

  4. 하타이에서 저녁시간대에 원인 미상의 폭발이 발생했다. 

  5. 신고를 받고 많은 소방관,경찰, 구급대원들이 출동했다. 

 

단어장 |


  • TBMM Türkiye Büyük Milli Meclisi : 터키국회 

  • bugün : 오늘 

  • yarın : 내일 

  • dün : 어제 

  • ertesi gün : 다음날

  • öbür gün : 모레 

  • ele almak : 얻다, 다루다 

  • yasa : 법  cf) 유의어 : kanun, hukuk 등

  • yasal : 법적인 

  • teklif  : 제안, 안  

  • teklif etmek : 제안하다  

  • bulmak : 어떠한 금액에 달하다.(다의어) 

  • yeni : 새로운 

  • eski : 오래된, 옛날의 

  • vergi : 세금 

  • vergi dairesi : 세무서

  • tepki : 반응

  • çığ : 산사태**

  • heyelan : 눈사태**

  • gibi : 처럼 

  • büyümek : 증가하다, 커지다 

  • akşam  : 저녁

  • sabah : 아침

  • saat : 시간, 시(時)

  • akşam saatlerinde : 저녁에

  • akşamleyin : 저녁에 

  • bilinmeyen neden : 알려지지 않은 원인

  • patlama : 폭발

  • patlayıcı : 폭발물 

  • meydana gelmek : 발생하다

  • ihbar etmek : 신고하다, 제보하다 

  • çol sayıda : 많은 수의 

  • itfaiyeci : 소방관 

  • sağlık  : 건강, 보건 

  • sağlıklı : 건강한 

  • sağık ekibi : 구급대원 

  • alo 110 : 화재신고 

  • alo 112 : 응급서비스 신고 

  • alo 155  : 경찰신고 

  • sevk etmek : 제공하다, 공급하다 

  • sevkiyat : 공급, 제공 

 

데일리터키어 11 Temmuz 2019

 

터키어 문장 


  1. Akıllı telefonlar ve sohbet uygulamaları ile birlikte emojiler de iletişimde önemli bir araç haline geldi. 

  2. Korkutucu palyaço, bu emoji özellikle son bir sene içinde dünya üzerindeki "baskıcı, çılgın liderleri" sembolize etmek için kullanılır oldu.

  3. Havuç çifçisi, bu emoji geleceğe dair umutların sembolü olarak kullanılıyor.

  4. Merhaba ya da güle güle anlamında kullanılan el sallama emojisinin Çin'de "artık benim arkadaşım değilsin" anlamına geliyor.

  5. Avocado emoji, bu emojinin anlamı hakkında çok fazla görüş var. 

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 스마트폰과 메신저앱과 더불어 이모지들이 중요한 소통 수단이 되었다.

  2. 무서운 삐에로는 특히 최근에 전세계적으로 고압적이고 똘끼 있는 상사를 의미하는 상징으로 사용되게 되었다. 

  3. 당근농부 이모지는 미래 희망의 상징으로 사용되고 있다.

  4.  '헬로' 혹은 '바이바이' 의미로 사용되는 손 흔드는 이모지는 중국에서 '이제 너는 내 친구가 아니다'는 의미로 사용된다. 

  5. 아보카도 이모지에 대해서는 정말 많은 여러 시각들이 있다. 

 

 

단어장 |


  • akıllı telefon : 스마트폰 

  • sohbet etmek : 이야기하다 

  • uygulama : 어플리케이션 

  • birlikte : 함께 

  • iletişim : 통신 

  • araç : 수단

  • hale gelmek : 어떠한 상태가 되다

  • palyaço : 삐에로 

  • özellikle : 특히 

  • dünya :세계 

  • küresel : 전지구적, 세계적 

  • baskıcı : 고압적인 

  • çılgın : 미친 

  • sembol : 상징

  • simge  : 상징

  • kullanmak : 사용하다 

  • havuç : 당근 

  • çiftçi : 농부

  • gelecek : 미래 

  • (y)a dair : ~ 와 관련한 

  • umut : 희망 

  • merhaba : 안녕하세요 

  • güle güle : 잘가요 

  • anlam : 의미 

  • el sallamak : 손 흔들다

  • arkadaş : 친구 

  • hakkında : ~에 관하여 

  • çok : 매우, 많은 

  • fazla : 과도한

  • görüş : 의견, 시각

  • var : 있다

  • yok : 없다 

 

 

데일리터키어 10 Temmuz 2019

 

터키어 문장 


  1. Sıcaktan bunalan istanbullular sahil kenarlarına akın etti.

  2. Bazı vatandaşlar ailecek sahil kenarında mangal yaktı, bazı vatandaşlar da denize girip serinledi. 

  3. Dünyanın en önemli havacılık merkezleri arasında yer alan istanbul'daki havalimanları, 6 ayda 48 milyon yoculyu ağırladı.

  4. Beyoğlu'da tekstil fabrikasında çıkan yangın itfaiyenin müdahealesiyle kısa sürede söndürüldü.  

  5. Gözlerini kırpmadan izlediler

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 더위에 지친 이스탄불 사람들이 해안가로 몰려가고 있다. 

  2. 일부 시민들은 가족들과 해안가에서 고기를 굽고, 일부는 바다에 들어가 더위를 식혔다. 

  3. 세계 가장 중요한 허브공항 중 하나인 이스탄불 공항들이 6개월간 480만명 여객을 운송했다. 

  4. 베이오울루에서 섬유공장에서 발생한 화재가 소방관들의 진압으로 곧바로 진화되었다. 

  5. (그들은) 눈을 깜박이지 않고 따라왔다. 

 

단어장 |


  • sıcak : 뜨거운 

  • bunalmak : 지치다, 지겨워하다 

  • bunaltıcı sıcak : 폭염 

  • sahil : 해안 

  • kenar : 가장자리 

  • akın etmek : 흐르다 

  • bazı : 일부 

  • vatandaş : 시민 

  • yakmak : 타다 

  • serin : 서늘한, 선선한 

  • tekstil : 섬유 

  • fabrika : 공장

  • dünya : 세계

  • önemli : 중요한 

  • önemsiz  : 중요하지 않은

  • havaliman : 공항

  • girmek : 들어가다 

  • gitmek : 가다 

  • ağırlamak : to host 

  • yolcu : 여객 

  • milyon : 1백만 

  • milyar  : 10억 

  • itfaiye : 소방관 

  • söndürmek : 진화하다 

  • yangın çıkmak : 불이 나다. 화재가 발생하다. 

  • gözler kırpmak : 눈을 깜박이다. 

  • izlemek ***  : ① 팔로우하다, (뒤)따라가다  ② (영화 등을) 시청하다. 

  • müdahale etmek : 진압하다 

 

데일리터키어 09 Temmuz 2019

 

터키어 문장 


  1. Faiz indirip indermeyeceğne merkez bankası karar verir. 

  2. Finansal istikrarı sağlamak için enflasyon hedeflemesi yapan bağımsız bir merkez bankası'na ihtiyacımız var. 

  3. Hesabımı instagram'dan takip edin. Haberleri kaçırmayın.

  4. Alınan bilgiye göre İstanbul'da turistleri taşıyan otobüs devrildi.

  5. Devlet hastanesi'ne kaldırılan yaralıların hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenildi. 

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 금리를 낮출지 말지는 중앙은행이 결정한다.

  2. 금융안정을 위해 인플레이션을 목표로 하는 독립적인 중앙은행이 필요하다. 

  3. 내 계정을 인스타그램에서 팔로우하세요. 뉴스를 놓치지 마세요.

  4. 정보에 따르면 이스탄불에서 관광객들이 타고 가던 버스가 전복되었다. 

  5. 국립병원에 이송된 부상자들의 목숨이 위험하지 않다고 알려졌다. 

 

단어장 |


  • faiz : 금리, 이자 

  • inmek : 내려가다.

  • indirmek :  내리다. 인하하다. 

  • merkez bankası : 중앙은행

  • ihtiyaç : 필요

  • enfalsyon : 인플레이션 

  • hedef : 목표 

  • hedeflemek : 목표로 하다 

  • amaç : 목적  

  • hesap : 계정, 계좌 

  • bağımsız : 묶여있지 않은, 독립적인 

  • takip etmek : 따르다, 팔로우 하다

  • haber : 뉴스 

  • kaçırmak : 놓치다 

  • taşımak : 옮기다. 

  • devrilmek : 전복되다. 

  • (y)A kaldırmak  : ~로 이송하다 

  • öğretmek : 가르치다. 

  • öğrenmek : 배우다. 

  • öğrenilmek : 알려지다. 

  • tehlike : 위험.

  • yararlı  : 부상자. 

 

데일리터키어 08 Temmuz 2019

 

터키어 문장 


  1. Meteorolojiden 6 ile sağnak yağış uyarısı 

  2. Doğu anadolu bölgesi'ndeki 6 ilde aralıklı ve gök gürültülü sağank bekleniyor. 

  3. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Yunanistan'daki erken genel seçimin galibi merkez sağ Yeni Demokrasi Lideri Kiriakos Miçotakisi kutladı. 

  4. Mersin'de metonol zehirlenmesi şüphesiyle 12 gündür Toros Devlet Hastanesi'nde tedavi gören bir kişinin daha hayatını kaybetmesiyle sahte içkiden ölenlerin sayısı 8'e yükseldi. 

  5. Elleri kolları bağlı 4 gün boyunca dehşeti yaşadı.     

 

우리말 번역| 


...더보기
  1. 기상예보 6개 주에서 소나기 주의 

  2. 동 아나톨리아 지역의 6개 주에서 천둥을 동반한 소나기 예상됩니다. 

  3. 외교부 대변인(하미 악소이)은 그리스에서 열린 조기총선에서 승리한 중도우파 신민주당 당대표에 축하메시지를 전했다. 

  4. 메탄올 중독으로 의심되어 12일 동안 메르신 토로스국립병원에서 치료를 받고 있던 환자가 또 다시 목숨을 잃어 가짜 주류로 인한 사망자가 8명으로 늘었다. 

  5. 손발(팔)이 묶인 나흘 동안 공포 속에 있었다. 

 

단어장 |


  • sağnak yağış  소나기 

  • galip 승자

  • erken seçim 조기총선

  • 10 gün boyunca  10일동안 

  • 10 gündür 10일동안 

  • dehşet 공포 

  • gök gürültülü 천둥

  • şimşek 번개

  • devlet hastanesi 국립병원

  • hayatını kaybetmek 죽다, 사망하다, 목숨을 잃다.

  • yaşamını yitirmek 죽다, 사망하다, 목숨을 잃다

  • ölmek 죽다, 사망하다, 목숨을 잃다.

  • can vermek 죽다, 사망하다, 목숨을 잃다.

  • son nefesini vermek 죽다, 사망하다, 목숨을 잃다.

  • zehirlenmek 중독되다

  • sahte 가짜의, 위조의

  • içki  술, 주류 

  • içecek 마실것, 음료수***보통은 알콜이 없는

  • meşrubat 마실것, 음료수 ***술을 포함한 넓은범위의 음료수/격식 

  • uyarı 경고, 주의 

  • uyarmak 경고하다, 주의를 주다

  • uyanmak 일어나다 잠에서 깨어나다 

  • uyumak  자다 

  • yaşamak 겪다

  • yüselmek 증가하다 

  • kutlamak 축하하다 

  • beklemek 기다리다 

  • beklenmek 예상되다, 기대되다 

 

'터키_터키어' 카테고리의 다른 글

[데일리터키어] 10 Temmuz 2019  (0) 2019.07.10
[데일리터키어] 09 Temmuz 2019  (0) 2019.07.09
유무샥 게Ğğ 발음하기 (Yumuşk Ge)  (0) 2019.07.02
기초 터키어단어 580(29)  (0) 2018.02.21
기초 터키어단어 580(28)  (0) 2018.02.21


유무샥 게 발음은 말 그대로 G 발음을 유하게 해서 내야한다. 물론 실제로 언어를 구사함에 있어서 그렇게 내는 경우는 거~의 전무하다.

그렇지만 대부분이 그냥 앞의 모음을 길게 늘어뜨리는 "장음" 정도로만 인식하고 있다. 그렇게 해도 크게 의사소통에 문제는 없다.

Yamur 야무르 / Yağmur 야으무르

Olu 올루 / Oğlu 오을루

이 정도까지는 모두 알죠. 이제 터키인들이 하루에도 수십번 쓰는 değil mi? 를 한번 보죠

여러분은 어떻게 읽고 계신가요? 터키에 좀 오래 사신분들은 축약형으로 dimi? 라고 발음하고 계시진 않나요?

​유무샥 게 앞에 e가 오는 경우에는 ğ 를 장음으로 처리하는게 아니라 y 발음으로 치환해 발음해줘야 합니다.

değil mi?의 정확한 발음은 deyil mi / deymi / diyimi 이렇게 발음하면 됩니다. 이게 표준 터키어 발음입니다 .

'터키_터키어' 카테고리의 다른 글

[데일리터키어] 09 Temmuz 2019  (0) 2019.07.09
[데일리터키어] 08 Temmuz 2019  (0) 2019.07.08
기초 터키어단어 580(29)  (0) 2018.02.21
기초 터키어단어 580(28)  (0) 2018.02.21
기초 터키어단어 580(27)  (0) 2018.02.21
기초 터키어단어 580(29) 

오타/오류 있다면 댓글로 알려주세요! 



'터키_터키어' 카테고리의 다른 글

[데일리터키어] 08 Temmuz 2019  (0) 2019.07.08
유무샥 게Ğğ 발음하기 (Yumuşk Ge)  (0) 2019.07.02
기초 터키어단어 580(28)  (0) 2018.02.21
기초 터키어단어 580(27)  (0) 2018.02.21
기초 터키어단어 580(26)  (0) 2018.02.21
기초 터키어단어 580(28)

오타/오류 있다면 댓글로 알려주세요! 



'터키_터키어' 카테고리의 다른 글

유무샥 게Ğğ 발음하기 (Yumuşk Ge)  (0) 2019.07.02
기초 터키어단어 580(29)  (0) 2018.02.21
기초 터키어단어 580(27)  (0) 2018.02.21
기초 터키어단어 580(26)  (0) 2018.02.21
기초 터키어단어 580(25)  (0) 2018.02.21

+ Recent posts